Vaka Oranları Ne İfade Ediyor?
COVID19 konusunda iki konuya dikkat etmek gerekiyor: 1) Vaka büyüme hızı ve 2) ölüm oranları. Ölüm oranlarını etkileyen faktörler konusunda Türkiye’de rakamlar olumlu bir tablo çiziyor. Grafik 1, Türkiye, İngiltere, İspanya, İtalya ve Almanya için 50 yaş altı nüfus oranı, yoğun bakım yatak sayısı, ve ölüm oranlarını gösteriyor. İngiltere, İtalya ve İspanya’da yaşlı nüfus oranı yüzde 35’in üzerindeki seviyelerle yüksek ve yoğun bakım yatak sayıları 100.000-kişi başına 6 ile 12 arasında değişen oranlarla oldukça düşük. Sonuçta, 1 milyon kişi başına 124-146 bandında görülen vefat sayıları ile büyük ölüm oranları gerçekleşiyor. Almanya’da da yaşlı nüfus oranı yüksek ama diğer Avrupa ülkelerinden farklı olarak 100.000-kişi başına 34 adet yoğun bakım yatağı bulunuyor. Bu rakam, İtalya’nın yaklaşık 3 katı. O sebeple Almanya’da ölüm oranı 1 milyon kişi başına 11 adet vefat ile düşük sevilerde seyrediyor. Türkiye’nin avantajı ise hem nüfusu genç hem de yoğun bakım yatak sayısı yatak sayısı yüksek. 50 yaş üstü nüfus oranımız yüzde 24 civarında ve 100.000-kişi başına 47 yoğun bakım yatak kapasitesiyle karşılaştırma yaptığımız ülkelerin çok üstünde bir avantaja sahibiz. Dolayısıyla, düşük ölüm oranlarının görülmesi anormal değil.
Vaka sayımızın seyrini diğer ülkelerle karşılaştırdık. Grafik 2’deki her bir çizgi bir ülkeyi ifade ediyor. Bu ülkeler arasında Çin, İtalya ve İspanya’nın gidişatını daha net görebilmek için o ülkelere ait çizgileri renklendirdik. Grafikten görüleceği üzere, vaka sayımız diğer ülkelerden yüksek seyrediyor, ve yayılma hızı hala yeterince azalmış değil (Grafik 2).
Grafik 3, yatay eksende toplam vaka sayısını, dikey eksende de yeni vaka sayılarını 10’un katları şeklinde raporluyor. Çin ve Güney Kore bu patikadan erken çıkabilen ülkeler. İtalya, İspanya ve Almanya’da yoğun kısıtlamalar sonucu son zamanlarda bir kaçış hareketinin başladığını görüyoruz. Ancak, Türkiye olumsuz patikadan hala tam olarak çıkamadı.
Türkiye’nin de İtalya ve İspanya’ya benzer şekilde uyguladığı önlemler mevcut. Ancak, o ülkelerde karantina koşulları daha sıkı uygulanıyor. Örneğin, ekonomik olarak en büyük etkiyi yaratabilecek kısıtlama olan temel olmayan üretimin durdurulması, İtalya’da 53 bin, İspanya’da 64 bin vaka civarından uygulanmaya başladı (Grafik4). Söz konusu vaka sayılarını geçmemize rağmen henüz bu kısıtlama ülkemizde uygulanmıyor. Sadece vaka sayılarına bakarak önlem politikalarının geliştirilmediğinin tabii ki farkındayız. Bu konuda detaylı incelemeyi 10 Nisan 2020 tarihinde yaptığımız “Türkiye ve İtalya’da Vefat Oranları” başlıklı çalışmada bulabilirsiniz.
Sonuçta, “ölüm oraları”nda durum olumlu, ancak “vaka hızı”nda henüz öyle değil. Vakaları bir an önce kontrol altına almak, bir sonraki "kontrollü ekonomiyi açma" aşamasına daha çabuk geçmemizi sağlar, ve hem hayati hem de ekonomik kaybımızı azaltabilir. Önümüzde uzun bir yol olduğu su götürmez bir gerçek.