Ekonomi Politikalarında Mikro Verilerin Önemi
Dünya çok şiddetli bir ekonomik krizden geçmekte. IMF tahminleri, birçok ekonominin ciddi bir daralmadan geçeceğini söylüyor (Tablo 1). Peki bu genel daralmayı durdurmak için yapılacaklar nelerdir?
Bunun için genel geçer çözüm önerileri söylemek imkânsız. Her ülkenin farklı sektörel, finansal ve demografik yapısı vardır. Bu konuda bir ülke ekonomisi için yazacağınız reçete, başka bir ülke için tutmayabilir. O sebeple, yapılması gereken ilk şey, her ülkenin düzenli olarak ekonomisinin farklı ögelerinin düzenli nabzını tutmasıdır. Oluşabilecek muhtemel sorunlara çok büyümeden zamanında müdahale etmek, daha sonra yapılma zorunluğu oluşturacak çok daha büyük müdahale ihtiyacını ortadan kaldıracaktır. Bu da her sektörde ve şehirde anlık oluşacak şokları ölçebilmeyi gerektirir.
Bu noktada düşünülmesi gereken ikinci konu da ekonomideki bazı sektörlerin ve şehirlerin, üretimdeki tedarik zincirinde çok daha merkezi rol oynuyor olmalarıdır. Örneğin, talep daralması yaşayan bir sektörün yoğunlukla tedarikçileri de bu daralmadan etkilenecektir, çünkü artık ürünlerine eskisi kadar ihtiyaç olmayacaktır. Aynı şekilde, arz şoku yaşayan bir sektörün çoğunlukla müşterisi olan sektörler de bundan etkilenecektir. Bunun sebebi, arz şoku sonucu oluşan maliyet artışı, o sektörün ürünlerinin fiyatlarına yansıyacak ve o ürünleri ara malı olarak kullanan diğer sektörler de bu fiyat artışından etkileneceklerdir. Aynı tedarik zinciri mantığı, şehirler için de geçerlidir. Dolayısıyla dikkat edilmesi gereken ikinci husus da ekonomideki merkezi sektörlerin ve şehirlerin belirlenmesidir.
Bütün bunlar eldeki mikro-verilerin ekonomik analiz için önemini göstermektedir. Özellikle şu anda yaşadığımız kriz zamanında gerçek zamanlı veriler (real-time data) çok daha fazla önem kazanıyor. Sistematik olarak toplanabilecek her türlü veri, güdümlü politika yapımı için çok kıymetli olmaktadır. Uzun zamandır birlikte çalışmalar yaptığım Finlandiyalı Ekonomi Profesörü Otto Toivanen (Aalto Üniversitesi) ile görüştüm geçen hafta. Kendisi şu anda Finlandiya Ekonomi Bakanlığı için oluşturulmuş kriz danışma kurulunun da başkanı. Bana söyledikleri çok önemliydi. Danışma kurulu, sadece iki gün gecikmeli veriler ile tüm ülkenin nabzını tutuyor ve kötüleşen bir bölge olduğu zaman oraya müdahale için planlar yapılıyor. Bu modelin imkân olan her ülke tarafından uygulanması çok önemli.
Ankara`da bir süredir veri ambarı çalışmaları gerçekleştiriliyor. TCMB bünyesinde yüksek frekanslı verilerle krizin etkisi takip ediliyor. Bu gibi altyapı çalışmalarının ne kadar değerli olduğu özellikle şu anki gibi kriz dönemlerinde çok daha iyi anlaşılacak.
Son sözüm de ekonomistler için. Şu ana kadar sağlık hizmetlerinde çalışan görevlilerimiz canla başla mücadele ettiler ve krizin sağlık kısmını şimdilik kontrol altına almamızı sağladılar. Hepsine sonsuz teşekkürler, sağ olsunlar, var olsunlar. Öte yandan ekonomik mücadelemiz, tüm dünyada olduğu gibi, daha yeni başlıyor ve uzun süre de devam edecek. Şimdi spot ışıkları ekonomistlere dönüyor. Ekonomimizin bu zor durumları atlatması için ekonomistlerin de büyük özveri ile çalışacaklarından şüphem yok.
Bu gibi eşi benzeri zor görülen kriz dönemlerini ancak hepimiz taşın altına elimizi koyarsak atlatabiliriz. Önümüzdeki ekonomik sorunları ancak verilere dayalı bilimsel yaklaşımların çözeceği muhakkaktır. Araştırma ekibimle, hem kamuoyunu doğru şekilde bilgilendirmek, hem de politika yapımı tartışmalarına bir nebze de olsa ışık tutabilmek için elimizden gelen katkıyı sağlayacağız.
Araştırma sonuçlarımızı www.artnotlari.com adresinden takip edebilirsiniz.